Kobilife Haziran 2011 Sayısı
Geçtiğimiz günlerde, İstanbul Bilgi Üniversitesi ve İstanbul Aydın Üniversitesi E-Ticaret Klüplerinin birlikte organize ettiği ve DotCom  Festivali  ismini verdikleri bir etkinliğe katıldım. Etkinliğin ikinci günü konu E-ticaret’ti. Moderatörlüğünü yaptığım E-Ticaret panelinin  konukları  yemeksepeti.com’un kurucu ortağı  Melih Ödemiş, sahibinden.com’un Genel Müdür Yardımcısı Emre Erşahin, hizlial.com’un Genel  Müdürü Oktay Yılmaz ve uzmantv.com’un Satış ve Reklam Müdürü Cenap Coşkun’du. Sponsorlardan neticaret.com festivaldeki izleyicilerden  iki kişiye çekilişle  e-ticaret paketi hediye etti.
Dinleyiciler çoğunlukla genç girişimci adayları ve sektörle ilgilenen üniversite öğrencileriydi. Oturum aynı zamanda Positiftv.com tarafından İnternet üstünden canlı yayınlandı. Oturumu canlı izleyenler  sosyal paylaşım ağları üstünden özellikle twitter’dan soru sordular. Elimden geldiğince bu soruları doğrudan panelistlere yöneltmeye çalıştım. Daha sonra elde edilen verilere göre 2000 civarında kişinin de oturumu canlı yayından izledikleri anlaşıldı. Sonuçta İnternet üstünden yayınlanan ve konusu e-ticaret olan bir oturum, mecra kullanım şekliyle konferansın ismine ve doğasına uygundu. Etkinliklerde bu  tarz canlı yayın ve etkileşimli iletişim şekline başta etohum etkinliklerinde  olduğu gibi birçok yerde rastlamak mümkün.
Konferansta, sektörde faaliyet gösteren bir gıda firması yöneticisi dışında pek KOBİ temsilcisine raslamadım.  Konuşulan konular her zamanki gibi hem mevcut, hem de yeni kurulması planlanan KOBİ’ler için önemli mesajlar içermekteydi. Üstelik sadece e-ticaret  sektöründe iş yapan veya yapacak olanların değil, geleneksel mecralarda iş yapanların da dikkate alması gereken önemli hususlar vurgulandı. Başlıcalarını aşağıda sizlerle paylaşmak istiyorum.
Pazar ve bu pazarı oluşturan müşteriler, gerek nihai müşteriler gerekse kurumsal müşteriler doğal olarak ele alınan konuların başındaydı. Onların beklentilerini, istek ve ihtiyaçlarını anlamanın ön şart olduğu vurgulandı.  Ancak müşterileriyi çok iyi tanıyıp analiz ettikten sonra onların memnuniyetlerinin sağlanabileceği anlatıldı. Özellikle bu sektörde fiziksel bir ortamda iletişim kuramayan ve işlem yapamayan firma ve müşteri arasındaki güven duygusu ön plana çıkmakta. Yemeksepeti.com müşterilerinin tlelefon ile sipariş vermek yerine kendi siteleri üstünden siparişin tercih edilmesini bu şekilde açıkladı. Müşterilerine değer verdiklerini ve karşılığında onların da kendilerine güven duyduklarını belirtti.
Müşteriye değer vermek müşteri odaklı olmak her şirketin dile getirdiği bir durum ama önemli olan bunu nasıl yaptıkları. Bunun cevabı, müşteri iletişiminin çağrı merkezi ve anlık mesajlaşma yoluyla sanal dünyada gerçek bir iletişim şekline dönüşmesiydi. Müşterisine değer veren firma öncelikle onları dinlemesini ve anlamasını bilmeli. Yemeksepeti.com, çağrı merkezlerine çok önem verdiklerini ve bu işe yatırım yaptıklarını üstüne basa basa belirtti.
Söz hazır yatırıma dönmüşken, yeni girişimlerin veya  gelişme, dönüşme amacında olan, işlerini büyütmek isteyen şirketlerin  yatırım ihtiyaçlarının sadece parayla karşılanamayacağı da dile getirildi. Benim de defalarca vurguladığım gibi para, sermaye önemli ama herşey değil. Bu sektörde bilgi birikimi de çok ön planda olan bir sermaye.  Yatırımcılar iş fikrine önem veriyorlar ancak bunun kadar bu fikrin sahibinin özelliklerine önem veriyorlar. Melih Ödemiş, bir girişimci adayının yatırım alamasa bile bu iş fikrini hayata geçirecek sabır ve eforu göstermesinin önemli olduğunu söylüyor. Bu işlerin ekip işi olduğunu ve ekibin güçlü olması gerektiğini de ekliyor.
Bu sektörde herkes girişimci mi olmalı? Çevreme baktığımda açıkcası çoğunluğun öyle olduğuna şahit oluyorum. Bu sefer sektörde profesyonel olarak çalışma konusu da gündeme geldi. Sahibinden.com’da profesyonel yönetici olarak görev yapan Emre Erşahin bu konuda soru soran bir katılımcıya etkileyici bir yanıt verdi. E-ticaret firmalarında profesyonel olarak çalışmak isteyenleri kendisinin de aradığını vurguladı. Bu konu önemli bir konu. Çünkü sektör büyüyüyor, e-ticaret frmaları hem  artıyor  hem de büyüyorlar. Her geçen gün artan eleman ihtiyacını karşılama konusunda sektörde bir sıkıntı olduğu sürekli dile getiriliyor. Buradan çıkarılması gereken sonuç şu; sektöre profesyonel çalışan olarak girmek için hangi konularda uzmanlaşmak, hangi yetkinliğe sahip olmak gerekiyor. Gençlerin bu konuda kendilerini geliştirmek için kariyer sitelerinde, İnternet  ve e-ticaret firmalarının kendi sitelerinde verdikleri ilanlara ve istenilen özelliklere  bakmalarını tavsiye ediyorum. Kullanacakları diğer bir sosyal ağ ise profesyonel bir ağ olan Linkedin.
Her zaman vurguladığımız  bir konu ile yazıyı sonlandıralım. KOBİ’leri yakından ilgilendiren esaslardan birisi de e-ticaretin sadece “e” lerden ibaret olmadığı. İşin diğer yönü ticareti bilmek. Tedarikçiden  müşteriye uzanan zincirde iş süreçlerini doğru planlamak ve yürütmek, olası olumsuzlukları ortaya çıkmadan önce öngörebilmek, şirketin batışını engellemek adına önemli. Bu çerçevede iş süreçlerinin önemini DotCom Festivali’nin bir diğer konuğu olan hizlial.com Genel Müdürü’nün  sözleriyle bağlayalım.  Sektörde on yılı aşkın tecrübesi olan  Oktay Yılmaz hizlial.com’u bir pazarlama ve lojistik firması olarak tanımlıyor.  İş süreçlerinde, örneğin, bir depo yönetiminde veya satış sonrası müşteri hizmetlerinde ortaya çıkan en ufak bir aksmanın işin bütününe yansıdığını belirtiyor. Yani olay sadece Web sitesi yapmak ve oraya ürün ve hizmet yerleştirmekten ibaret değil ne yazık ki…